Reklam
Ali Osman Kıraş

Ali Osman Kıraş


SİZCE DOĞRU MU?

03 Nisan 2018 - 13:38

     Bu gün  sizlere  içinde  bulunduğum  işle  ilgili bir  konudan  bahsetmek  istiyorum.  EMNİYET SÜRÜCÜ KURSU Müdürü  olarak  diyorum ki 05 Temmuz 2011  tarihi  itibariyle  bundan  böyle  hiçbir  ilkokul  mezunu  sürücü  belgesi(ehliyet)  alamayacak.   2918 sayılı Trafik Kanunu’na  göre; Sürücü Belgesi  almak  isteyenler(A1-A2-B-C-D-E Sınıfı)  en az  ilköğretim (ortaokul)  mezunu  olmak   zorundalar. İki  defa 5’er yıl uzatılan bu süre artık sona erdi.  Sizin  anlayacağınız   ilkokul  mezunlarının hayalleri  suya  düştü. Peki  bu  uygulama  doğru mu?
     Halbuki  çoğumuz   “benimde bir  arabam  olur   inşallah”  hayaliyle  yaşamışızdır. Günümüzde otomobil  almak çok erişilemeyecek bir  durum da  değil artık. Yani  otomobil  lüks değil. Tam  tersine  zaruret  oldu. Çoğumuzda işi  bazen  öyle  abarttık ki neredeyse  tuvalete bile  araçlarımızla  gider  olduk.  Benzin- mazot  pahalı deseler de  kimse alışkanlıklarından vazgeçemiyor.  Bu nedenle emekliliği  yaklaşmış, bir yerden üç beş kuruş  para kazanmış, para bulmuş, bu güne  kadar araba aklından  geçirmemiş ilkokul mezunu kişiler kolayca  araba   alabiliyor.  “Oh be  Allah  bize de  nasip  etti”  diye  seviniyor. Ama gönül  rahatlığıyla  araba  kullanamayacak.  Çünkü  ehliyet alamayacak. Ya  ehliyetsiz  olarak trafiğe  çıkacak  ya da oğluna, kızına  veya komşusuna muhtaç olacak. Peki  bu yasanın amacı  ne  olabilir?  Olsa  olsa  DAHA BİLİNÇLİ  SÜRÜCÜ  YETİŞTİRMEK,  KAZALARIN  AZALTILMASI   düşünülmüş  olabilir. Umarım  öyle  olur.  Çünkü  ülkemizdeki  duruma  şöyle bir  bakarsak araç başına  en yüksek  kaza  oranına,    kazalarda  en çok  ölüm ve  yaralanmalara sahip  ülkeyiz. Dünya  lideri  sayılırız.
      Değerli  okurlarım üç  yıldan bu yana sürücü  kursu  işi içindeyim. Demek ki  bu güne  kadar verilen (ya da verilmeyen)  eğitimler  çok yetersiz  kalmış.O güzelim  arabalar çoğumuzun  mezarı   olmuş. Neden,  neden ? Tek sebep  var: KURALLARA  UYMAMAK ,UYMAMAK.  Şöyle  bir  durum  dikkatimi  çekti.  Hiç kimse  bizden eğitim-öğretim  talebinde  bulunmuyor.  Genel istekler  şunlar:
--- Hocam ben derslere hiç gelmesem  olmaz mı? Ben direksiyon da biliyorum. Bir kerecik geleyim,yeter                   
---Hocam  ben  dersleri veremem. Sınava gitmeden bu iş olmayacak mı? Siz bir yolunu bulursunuz. Vallahi iki katını  vereceğim.
---Ben  nüfus  kağıdını  vereyim . Ehliyeti siz  yollarsınız. Siz  parayı  söyleyin  hocam.
---Fiyatınız  kaç  lira? 50-100 lira  aşağı  olmaz mı? ..vb.
     İşte  yukarıda  gördüğünüz  gibi bunlar ehliyet almak isteyenlerin genel istekleri .   Biz de böyle  isteklerle  karşımıza  gelen bir  toplumun  parçasıyız.  Ne  yapacağız?  Çözüm  ehliyet  alanların öğrenim  seviyesini yükseltmek mi  olmalı? Evet  bu bir  seçenek  olabilir. Bence  başka  seçenekler de  denenebilir. Son  yıllarda teorik  sınavlar  çok da  iyi  şekilde, ciddi  şekilde  yapılıyor.  Böyle  olması  güzel. Uygulamalı  sınavlar da  her  zaman  her  saat  yapılabilmeli.  Şehir  dışı, şehir içi,  park etme, geri gitme  vb şekildeki uygulamalar sınavlara  eklenebilir.  Böyle  olunca  OKURYAZAR olmak da  bence  yeterlidir diye  düşünüyorum.  Bir çok  Avrupa  ülkesinde okuryazarlık  yeterli  sayılıyor. Vatandaşımızın araba ve  ehliyet  hayalleri  suya  düşmesin.  Yeni Hükümetimizden   bu konuda  hayırlı  haberler bekliyoruz. .

Lütfen dikkat! Kaza, daima geliyorum der.



     
Aşınız  katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.
Sevgiyle dolun, sevgiyle  kalın.


YORUMLAR

  • 0 Yorum