Reklam
Ali Osman Kıraş

Ali Osman Kıraş


YIL DEĞİŞTİ

04 Ocak 2019 - 12:36

2018 bitti. Ne  uğursuz bir  yıldı değil mi? Savaşlar, tren  kazaları, terör, soğuktan  ölen, yemekten  zehirlenen  askerlerimiz, doların  hoplayıp  zıplaması, rahip  krizleri,  Trump  hezeyanları  inşallah  geride  kalmıştır.

    2019  geldi. 2018 in  fotokopisi mi  olacak  yoksa  farklı bir  yıl mı  olacak? Peki  yıl  değişince  her şey  değişmiş mi  oluyor.? Mesela  siz  değiştiniz mi?  Yoksa  aynı  sen misin? Değişmeyen  tek  şey  değişimin  kendisiymiş derler. Hele  insanoğlu  sanki  fırıldak  gibi.

    Soralım bakalım, cevaplarınızı sesli  vermek  durumunda yada  zorunda  değilsiniz tabii ama vicdanınızı da  unutmayın derim.

     Duruşunuz,  pozisyonunuz bulunduğunuz  yere ve  zamana  göre  değişiyor mu?

     İşçi  iken  başka   ustabaşı iken  farklı biri misiniz?

     Memur  iken  başka  müdür  olunca  farklı bir  kimliğe mi  geçiyorsunuz?

     Bekar  iken  farklı  evli  iken  farklı biri değil misiniz?

     “Allah  yürü  ya kulum”  deyince  başkan, vekil,  bakan  olduğunuzda  başkalaşmadınız mı?

    Adalet  ararken başka,  hakim  ve  savcı  olduğunuzda  başka bir  gömlek  giymediniz mi? Düşünün bakalım. Cevapları  alayım mı? ….

     Hepimizin bir  ahlak,  erdem çizgisi  vardır. Bu  çizgi bulunduğumuz ortam, yer,  makam ve  statümüze  göre  değişir. Bu  çizgi en  alt  eşikte de  olabilir,  en  üst  eşiklere de  çıkabilir. Sonuçta hiçbirimiz  peygamber  değiliz. Garip bir  beşeriz.

    Hatırlasanız ya  çoğumuz  gençliğimizde  “davası , ülküsü”  olan  bireylerdik. Hayallerimiz, hedeflerimiz  vardı. Fakat  yıllar  geçtikçe mala,  mülke,  makama,  mevkiye  ulaştıkça  ne  davamız  kaldı, ne ülkümüz. Dava  aşkı, ülkümüz,  ilkelerimiz  birer  birer yok oldu, gitti.  Namazımız,  orucumuz, zekatımız, dini  referanslarımız en  önemlisi MERHAMETİMİZ, ŞEFKATİMİZ, DOĞRULUK, DÜRÜSTLÜĞÜMÜZ, ADALETİMİZ, MAĞDURİYETLERİMİZ  hepsi  hepsi makam ve  mevkilerimiz  uğruna  farklı  şekillere  bürünüp yok  oldu  gitti.

    Yerine  göre  çalanı  görmemek  için  gözümüzü  yumduk. Yerine  göre makamdan, mevkiden gelen  gücümüzü kullanıp en  küçük  aykırı  ses verene  yumruğumuzu  indirdik. Onu  acılara  gark  ettik. Yerine  göre yalana  inandık, inandırdık  bile  bile. Hatta  ortak  olduk o yalanlara. Yeri  geldi  en büyük  yalanları  biz  söyledik. Artık  biz  eskinin dava ve  ülkü  adamı  değil emir vereni,  buyuranı idik. Yani  yıl  değişti,  yıllar  geçti biz de  değiştik,  başkalaştık. Kurbağa  gibi  evrim  geçirdik. Suyun içinde  yüzerken karada  bile  hoplayabilir  olduk.

      Öyle  bir  başkalaşım  öyle  bir  savruluş ki bu; hani  diyorlar ya “Bir zamanların  mücahitleri  şimdinin  müteahhitleri  oldu” diye işte  tam  öyle  kardeş. Yani  biz  artık dava,  ülkü, ilke,  hedef ne  varsa  geride  bırakıp---çünkü  yıllar değişti ya--- inandığımız  gibi  yaşamayı  beceremeyince  yaşadığımız  gibi  inanmaya ve  inandırmaya  başlayıverdik. Böylece 2019 a  giriverdik.

    Şimdi sen  tüm  bunların  farkında  birisi  olarak   ahlak,  erdem,  din, iman   masalları anlatanlara  nasıl  inanırsın  bundan  sonra?   Şahsen  ben  kendimden  şüphe  duyuyorum. Ben de çok değişmişim baksana  yaş altmışı  geçmiş. Kafa  yormaaaa.   Kendime bile  itimadım  kalmamış. Ey  2019  biliyorum  sen  2018 den  daha aksi, daha  gaddar, daha hain, daha kötü olacaksın. Eminim buna. Çünkü  tarih  tekerrürden  ibaretmiş…. Kahin  olmaya  gerek yok. Yine de  hoş geldin 2019

   

Aşınız katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.

Sevgiyle dolun, sevgiyle  kalın.

YORUMLAR

  • 0 Yorum