Reklam
Ali Osman Kıraş

Ali Osman Kıraş


NİYE YAZIYORUM Kİ?

03 Nisan 2018 - 13:38

   Geçen  hafta   gazetemizin  sahibi  aradı.  “Hocam  yazınız  hazır mı?”  
--“Hayır,  bu hafta  yazı yazmaya  elim varmadı”  dedim.
Neden diye sordu. Boş  veer diye  geçiştirdim.
Halbuki  şunları  söylemek  istemiştim ama   söyleyemedim.  Benden yaşça küçük olması hasebiyle; 
  --A be oğlum bu  ülkede  iyi şeyler  olmuyor ki  yazalım,  olanlarla övünelim,  gurur  duyalım. Yeni bir buluş mu duydun ülkem insanından,  petrol mü fışkırdı topraklarımızdan,  şirketlerimizden birisi dünyada ilk 50 arasına mı girdi,  bilim adamlarımızdan birisi Nobel ödülü falan mı aldı, Güneydoğuda   terör mü  bitti,  son  bir  ay  içinde güzel  ülkemde hiç  trafik  kazası  ve  iş kazası   olmadı da  ben mi  duymadım,   okullarımızda sistem  öyle oturmuş ki  öğretmensiz sınıf ve  okullar  kalmadığı gibi en fazla 20  kişilik sınıflar mı  oluşmuş.   Hatta  hatta işsizlik   öyle  azalmış ki  Almanya gibi yurtdışından işçi ve  hizmetkarlar mı  talep  etmeye  başlamışız.  Güney doğulu Kürt  kardeşlerimiz ve  BDP liler ---Çok yanlış  yapmışız,  halbuki  yıllardan beri  aynı suyu içtik, aynı  havayı  teneffüs  ettik  aynı  dağın yeli  olduk  artık  öğretmenleri , askerlerimizi,  polisimizi  öldürmekten, devlet  malına  zarar vermekten vazgeçiyoruz,  biz de  vergi vermek, elektrik, su  parası ödemek istiyoruz  hatta  hatta batı bölgelerimiz  bir süre elektrik su  parası  ödemeseler de   biz  idare   ederiz    dediler de  ben mi  duymadım,  hapislerde hiç  insanımız mı  kalmamış,  insan  hakları ihlalleri  sıfıra mı  inmiş  demek  istedim ama  diyemedim.  Halbuki  bunlardan  bir  tanesi  bile  olsaydı  sevinçten  göbek  atardım,  övünürken, gururlanırken  başım  göğe  ererdi.   Bunları  söyleyemediğim  için —“Boş veeerrr”  deyip  geçiştirdim.
    Hani  bir  kitap  ismiydi  galiba ”Batı  cephesinde  bir şey yok”  sonraları  filmi de  çekilmişti  herhalde.  İşte  öyle  elli  yaşını  geçtik  hep  aynı  teraneler,  hep  aynı  masallar.    Hep  içimizi  karartan  haberler.  Hep  zalimin  zulmü,  hep zorbanın  galibiyeti.
   Örnek  çok: Aslan  Sosyal  Demokratlar gene  kurultay  toplamak  için  imzamı ne  toplarlarmış. En kısa  sürede kurultay  isterlermiş. Biz bıktık  onlar  bıkmadı. Önce   ilkbaharda  bir  kurultay  yapmaya,  sonra da  sonbaharda  tekrar kurultay  yapmaya  karar  verilmiş  galiba. Yani  batı  cephesinde değişen bir şey  yok. Kargalar  bile  anladılar,  kurultay  yaparak  iktidar  olunmuyor,  ama Aslan sosyal  demokratlar  anlamadılar. Eh  Allah  akıl  fikir  versin diyelim.
     Fransa  Cumhurbaşkanı Sarkozy  yılbaşından  önce Ermeni  tasarısını  gündeme  getirdiğinde  hepimiz  ayağa  kalkmıştık. Belediye başkanlarımıza  kadar herkes  çıldırmıştı da   Sarkozy  şöyle  demişti;  --Türkler’in  öfkesi kahve köpüğü  gibidir.  Telaş  edilecek bir şey yok..  Adam bizi  bizden  iyi tanıyormuş. Geri  çağırdığımız  Paris  büyükelçimiz 15 gün  bile dolmadan  Paris’e  uçuvermiş.  Çok  özlemiş  olsa  gerek.  Yani  her şey  süt liman. Batı  cephesinde yeni bir  şey  yok.
    Boğaz’a  üçüncü  köprü  ihalesine  katılan  olmamış. Halbuki  en az     10 kuruluş  şartname  almıştı. İhaleyi  çok  yağlı  bulmamış  olsalar  gerek.
     Sevgili  okurlarım  bu  ay  sonuna  kadar SGK ya  bildirim  vermeniz  gerekiyor  galiba.  Ne  bildirimi  demeyin. Aylık kazanç  bildirimi. Yoksa  çocuğunuz  veya  ailenizden  birisi ilerleyen  aylarda hastaneye  gittiğinde   muayene  olamama,  ilaç  alamama  gibi  bir durumla  karşılaşabilirsiniz. Neden diye  soruyorsunuz. Yılbaşından  itibaren tüm  vatandaşlar  SGK  kapsamına  alındılar. Eğer  kişi  başı  aylık  geliriniz  295  liradan  az  ise sizin  tüm  ödemeleriniz  devlet  tarafından  yapılacak. Ama kişi  başı  geliriniz  295  liradan  çok  ise duruma  göre  sigortasız  olan  aile  fertleriniz için prim  ödemek  zorundasınız. Bu   ödemeler  gelirinize  göre 65  lira  ile  215 lira arasında  değişebilirmiş.Yani eşiniz  ya da   18  yaşını  geçmiş  çocuklarınız  için bu  böyledir. Eee   sizi  gidiler  sizi,  hem  sigortalı  olacaksınız  hem de 60 yaşına  gelince  prim  ödemeden  emekli  oluvereceksiniz!!!  Peşin  parayı  görünce  gülersiniz  değil mi.   Gülün  gülün.  Ben söylemiyorum bunu,  işi bilen  SGK  uzmanları 10-15  günden  beri  hatırlatıyorlar. Siz  yine de  benden duymuş  olun. SGK ya da bir  kere danışın.



Aşınız  katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.
Sevgiyle dolun, sevgiyle  kalın.

14/01/2012
Ali Osman KIRAŞ











YORUMLAR

  • 0 Yorum