Reklam
Ali Osman Kıraş

Ali Osman Kıraş


Çan’ımız Canımız

03 Nisan 2018 - 13:38

Eskiler  “iğneyi kendinize,  çuvaldızı başkasına batırınız”  derlerdi. Bu vesileyle  güzel kasabamızdan, güzel  insanlarımızdan  bahsetmek istiyorum.. Hedef her zaman çağdaş bir toplum olmalıdır.
    Son günlerde İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün başlattığı  ”ana caddeler üzerindeki yanlış park edilmiş araçların uyarılması ve düzene sokulması “  takdire şayan bir uygulama.  Özellikle esnaflara  “araçlarınızı dükkânlarınızın önüne değil de uzaktaki uygun park yerlerine bırakınız.”  Tavsiyesi çok yerinde. Eğer esnaflarımız bu tavsiyeye uyar dükkânlarının önünü kendi araçlarıyla kapatmazlarsa müşteriler daha rahat olarak onların dükkânları önünde kısa süreli park yaparak dükkânlarında rahatça alışveriş yapabileceklerdir. Tebrikler.
        Çocukluğumuzdan beri duyduğumuz    “Bizim Çan’da esnaf yok”  sözünü teyid edercesine ilçemize yeni atanan bir memurdan dün duymuş olmam beni çok rahatsız etti. Şöyle diyordu memur arkadaş:  “ Çan’da esnaf yok. Vallahi yok. Dükkânına girdiğimiz adam yüzümüze bile bakmıyor. Sorduğun bir mal için atıyorum 50TL diyor eğer pahalı değil mi filan dersen   “alırsan alırsın, sen bilirsin” diyor şeklindeki yakınması beni çok rahatsız etti. Yapma, etme, o kadar da değil dediysem de beni dinlemedi bile ama çok da güzel önerileri vardı. Onları da paylaşmak isterim.
       “Bu ilçenin, kasabanın esnaf odaları vb. yok mu? Bu işe  eğilemez mi?Buradaki esnafı eğitimden, kurstan vb geçiremez mi? Bana kalırsa  bu ilçenin köylüleri bile bu kasabaya alışverişe gelmiyorlar.. Sokakları çok tenha. Benim buradan çok daha küçük ilçemin sokakları bile bu sokaklardan daha kalabalık. Bence bu suç esnafın olsa gerek.  Dikçe  sanki bende bu memur  arkadaşa hak vermedim değil..  Düşündüm de yıllar yılı kasabamız insanı Biga ‘ya, Çanakkale’ye alışverişe gitmekle övünmesi aklıma geldi. Acaba esnafımız, odalarımız bu konuya hiç kafa yormuşlar mıdır acaba? Yırsa iyi olmaz mı?
    Son yıllarda kasabamız kan kaybediyor sanki.  Nüfus artmadığı gibi tersine göç veriyor. Azalıyor.. İş yerleri birer birer kapanıyor. Her taraf kiralık işyeri dolmuş. Meslek Yüksek Okulumuz bir türlü fakülte olamıyor, öğrenci sayısı iki katına üç katına çıkamıyor. Son on yılda köylerimize yeni yapılmış bir gölet duymadım, görmedim. O kocaman Bahadırlı, Karakoca, Helvacı ovalarında domates, biber vb eken hiç kalmamış.68 köyün 58 inde üretim yapacak genç kalmamış. Hep yaşlı, emekli kimseler. 35 yaşın altında hane reisi 3–5 kişiyi geçmiyor. Mal yapabilenlerde birkaç kişiden ibaret. Üretim yoksa tüketim de olmuyor. Böylece bir hareketlilik,  canlılık da gözükmüyor. Evet, ilçemiz maalesef kan kaybediyor. Yetkililere, var olan esnaflara vb acaba bir görev düşmez mi? O memurun dediği gibi ya da bir başka şekilde. Bence bir şeyler yapma günüdür. İlçemiz için Çanımız için, canımız için.
      Anadolu liselerine ek yerleştirme açılmış ama hiç kimseye duyurulmadan öğrenciler alınıvermiş.
       HSYK da 6–7 kişi görevlerinden istifa edivermiş.
       Metal-iş. Sendikası Başkanı ÖZBEK Ergenekon soruşturmasından tutukluyken salıverilmiş.
       Bunlar bizi aşan şeyler. Aklımız ermez. Biz kendi işimize bakalım. Haydi, Çan ayağa kalk. Çözüm üret.



            Ekmeğiniz katıklı, aşınız sıcak. Barış ve mutluluk içinde olalım.
           Sevgiyle dolun,  sevgiyle kalın.

YORUMLAR

  • 0 Yorum