Siyasete Isınmaya Başlayalı

Evet artık siyasete ısınma zamanı geldi. Sevsek de sevmesek de siyaset konuşacağız. Siyaseti başı boş bırakmayacağız. Siyaseti başı boş bırakırsak kime gider; davulcuyla zurnacıya değil mi!

Ben kendi payıma bu seçimde siyasete ve dolayısıyla siyasi partilere olumlu katkılarda bulanacağıma inanıyorum. Halkın gözüyle ve halkın beklentileriyle bakarak; işin içine gazeteciliğimi de ilave ettikten sonra bu işte başarılı olmamamız söz konusu bile olamaz. Buna canı gönülden inanıyorum.

Ve bunun çok da gerekli olduğunu adam gibi siyaset yapan arkadaşları gördükçe kanaat getiriyorum. Mesela bir iki örnek vereyim. Seçeceğimiz adamların neden önemli olduğunu iyice kavrayın. İl Genel Meclisi’nde bir dosya var. Çanakkale İl Genel Meclisi Üyesi bir arkadaşın dosyası bu. Denizde yer kiralamak ve burada üretim yapmak istiyor. Dosya meclise gelmeden çevre komisyonuna geliyor. Ve burada çevre komisyonu başkanı olan il genel meclisinin üyesi arkadaş ‘hayır olmaz’ diyor. İçlerinde avukat ve başka mesleklerden arkadaşların da bulunduğu grupta tartışma çıkıyor. ‘olur olur’ tarzında yaklaşımlar sergileniyor. Ama başkan bu işe imza atmam deyince iş orada tıkanıyor.

Sonra aradan kısa bir süre geçtikten sonra Ankara’dan müfettişler geliyor. İncelemeleri sırasında bu dosyayı görüyorlar. Ve meclisten geçti zannederek araştırmaya başlıyorlar. Ama bir de bakıyorlar ki, ‘hayır’ denmiş ve kalmış. İşte orada müfettiş bey diyor ki; eğer bu işi yapsaydınız hepinizi mahkemeye yollardım. İşte o zaman çevre komisyonu başkanı arkadaşın ne kadar haklı olduğu ortaya çıkıyor.

Başka bir örnek daha vereyim. Bilirsiniz, meclislere üye olan bazı arkadaşların işleri açılır. Üç beş yılda servetlerinde gani gani bereketlenme olur. İnsanlar onları çok sever. Ne işleri olsa onlara giderler. Allah rızası için şu işe de bir bakılır falan filan. İşte yine İl Genel Meclisi üyesi bir arkadaşa böyle bir iş düşüyor. GESTAŞ’la ilgili bir davayı alıyor bu arkadaş. Davacılar haklarını bu arkadaşın vasıtasıyla aramaya çalışıyorlar. Ama, yine birileri çıkıyor ve diyor ki; hop sen il genel meclisi üyesinin. GESTAŞ bizim şirketimiz. Sen üyesi olduğun yerel parlamentoya karşı bu davayı alamazsın. Orda duracaksın!
Ee işte böyle.

Geçen haftada yazdım. Seçeceğimiz adamları ince eleyip sıkı dokuyacağız. Eğriye eğri doğruya doğru konuşacağız. Goothe diyor ki; insanlara olmaları gerektiği gibi davranırsanız, onlar da olabilecekleri her şey olurlar. Evet kim ne olabilecekse onu olacak. Hak eden hakkettiği kadarını alacak.

Tekrar başa dönersek, bu dönemde gazetemiz siyaseti en iyi şekilde işleyen ve gelecek yıllarımız için en doğru insanlarımızın bulunması için çaba harcayacak.

Gerekiyorsa – gerekeceği de ortada- tüm maddi imkansızlıklara rağmen de olsa yayınımızı haftada ikiye üçe, çok gerekirse geçici bir süre günlüğe dahi çıkaracağız. Yine Kanal 17’de Güngör Yıldız ile birlikte yaptığımız programımız da bu konuda üstüne düşen görevi yerine getirecek. 

<b><u>Çanakkale’yi hak etmeyen bürokratlar var</u></b>

Siyasette hak etmediği halde bir yerlere gelen insan sayısı her zaman fazladır. Burada seçme özgürlüğünün bulunması nedeniyle fazla bir şey yapılamaz. Halk seçer, delege seçer, yönetim seçer, başkan atar falan filan. Bürokrasi de ise iktidara sahip olanlar bu atamalarda ve seçmelerde söz sahibidir. En azından bilgi verilir,  gönülleri alınır, sorulur. Şimdi şu Kültür ve Turizm Müdürü atamasında Mehmet Daniş’in bilgisi var mıdır, yok mudur; kendisine sorulmuş mudur bilmiyorum ama burada büyük bir yanlışlığın olduğu apaçık ortada duruyor. Daha önce gitti mi, geldi mi belli olmayan bir bürokratın koltukta oturduğu bu müdürlük yine gündemde. Öyle bir müdür atadılar ki, yereli geçtim ulusal basında günlerce haber oldu. Ama zat-ı muhterem hakkında çıkan haberlere sanki seviniyormuş gibi geliyor bana! Basın ona vurdukça koltuğu daha da sağlamlıyor sanki!

Şimdi turizm kenti olmaya çalışan, barışın kenti diye bahsedilen uluslar arası ilişkileri olan bu memlekete bu durumda olan bir insan yakışıyor mu? Hiç başka adam yok mu buraya müdür yapılabilecek?

Neden bu ısrar? Bu vurdumduymazlık ve sağırlık!
Hadi kör topal işleri götürenlere bir şey demiyoruz; buna da mı eyvallah çekeceğiz!
Yapma Sayın Daniş bir el şu işe. Sor bakalım orda çalışan 22 kişiye, çevreye. Neler oluyor bitiyor. Yapma gözünü seveyim!

<b><u>Karne</u></b>

<b>Orhan KIRLI
Vali</b>
Okullar açıldıktan sonra da olsa, nokta atışıyla bazı kurumları denetlemeyi ve teşvik etmeyi unutmadığı için <b>8</b>

<b>Şinasi HAZNEDAR
Kültür ve Turizm Müdürü</b>
Çanakkale’de ilk defa gerçekleştirilen kitap fuarının açılışına bile katılma nezaketi göstermediği için <b>0</b>


<b>Ali Rıza BERKİT
Tüketicileri Koruma Dernek Başkanı</b>
Uzun süredir başkanlığını yaptığı derneği aktif halde tutarak, tabela dernekçiliğinden kurtardığı gibi, yüzlerce tüketicinin sorununu da çözmeyi başardığı ve gerçekten güven duyulan bir dernek olmayı başardığı için <b>10</b>

<b>ÇOMÜ Basın Bürosu</b>
Çanakkale için hayati önem taşıyan üniversite ile basın arasında bilgi ve belge akışını en iyi şekilde sağlamaya çalıştıkları için <b>9</b>

<b>Biga TSO</b>
Bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdikleri fuarı geliştirmeyi başardıkları ve yoğun katılımla tüm stantların dolduğu fuarı iki ünlü mankenle de süslemeyi ihmal etmedikleri için <b>10</b>

<u>Karnenin sözü</u>

Başarı istediğini elde etmek, mutluluk elde ettiğini sevmektir.
<i>Brown</i>

<b>Şiir</b>

Ölen insan mıdır ondan kalacak şey eseri
Bir eşek göçtü mü ondan da nihayet semeri.
<i>M. Akif Ersoy – Safahat</i>