Reklam

Türkiye Çanakkale'yi Konuşuyor

2018 Troya Yılı kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen drama belgesel filmi ‘Troya Hazineleri Asırlık Hasret’ için İstanbul’da görkemli gala yapıldı.

24 Kasım 2018 - 15:30

Çanakkale Valiliği tarafından özel ilgi ile desteklenen Nurol Holding ve TÜMAD Madencilik’in ana sponsoru olduğu, izleyiciyi Troya Hazinelerinin peşinde heyecan dolu bir yolculuğa çıkaran belgesel niteliğindeki film büyük beğen topladı.

Alman arkeolog Heinrich Schliemann tarafından 1873’te önce Yunanistan’a sonra Almanya’ya kaçırılan Troya Hazineleri belgeselinin galası Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımıyla yapıldı. İstanbul'da bir alışveriş merkezinin sinema salonunda gerçekleştirilen ‘Troya Hazineleri Asırlık Hasret’ adlı belgeselin galasına Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’ın yanı sıra Çanakkale Valisi Orhan Tavlı,  AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan ve çok sayıda davetli katıldı. Galada Bakan Mehmet Nuri Ersoy, salona girerek belgeseli izledi.

Yapımcılığını ve yönetmeliğini Nihal Ağırbaş’ın yaptığı belgeselin senaryosunu gazeteci Ömer Erbil kaleme aldı. Çok sayıda oyuncunun yer aldığı filmde, Schliemann’ı Cenan Çamyurdu canlandırdı. Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, Doç. Dr. Ali Sönmez ile Arkeolog Nezih Başgelen belgeselin danışmanları arasında bulunurken, ‘Troya Hazineleri Asırlık Hasret’ adlı belgesel, 2018 Troya Yılı kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığınca desteklenen tek eser olarak yerini almış oldu. Belgeselde, çekimlerin yapıldığı dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş ile Çanakkale Milletvekili Bülent Turan'ın görüşlerine de yer verildi.

Schliemann’ın notları ve anılarından alıntılarla yazılan senaryoda, Alman arkeoloğun rotası, Çanakkale’de araştırma yaptığı yerler, eserleri kaçırdığı Karanlık Liman dahil tüm gerçek mekânlar görüntülendi. Hikaye profesyonel oyuncularla adım adım canlandırıldı. Çekimler üç hafta sürerken, kazı sahneleri için özel bir alanda Troya antik kenti kuruldu. İç mekân drama çekimleri için İzmit Seka Kağıt Fabrikası’nda plato oluşturuldu. Belgesel ekibi, kaçırıldığı Almanya’da eserleri görüntüleyip Alman uzmanlardan görüş aldı. Beş ayda hazırlanan belgeselin ilk gösterimi Adana Film Festivali’nde gerçekleşmişti. 

TÜRKİYE’NİN KALBİ ÇANAKKALE AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan; “Türkiye’nin kalbi burada atıyor; İstanbul, Türkiye Çanakkale’yi konuşuyor” dedi. 2018 Troya Yılı münasebetiyle hazırlanan “Troya Hazineleri Asırlık Hasret” filminin İstanbul’da yapılan Galasına katılan AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan; Troya Hazinelerinin kaçırıldığına dikkat çekerek, Kültür Bakanlığının da katkılarıyla 2018 Troya Yılında ilk kez Troya Hazinelerinin getirilmesi yolunun açıldığına vurgu yaptı.

“İlk defa Kültür Bakanlığımızın katlısıyla bir esere sahip olduk” diyen Turan, Doğu-Batı fotoğrafının Troya olduğunu ifade ederek, Troya filminin hazırlanmış olmasının bir önemli kültür hizmeti olduğunu söyledi. “Bu akşam çok keyifli bir akşam. Troyada demirin işlendiğini biliyoruz. Son yüz yılda yağmalanan bir Toya olduğunu biliyoruz. Fatih Sultan Mehmet gibi, İskender gibi, Atatürk gibi liderlerin atıfta bulunduğu Troya’nın kalbini söküp götürdüler. Çalışmalarımızla Troya Hazinelerini ait olduğu yere getirmek istiyoruz. Bu münasebetle müze olması gerekiyordu. Müze olduğu zaman, uluslararası hukuka göre yerinde sergilenmesi sağlanabiliyor. Troya yılı münasebetiyle Troya’yı ayağa kaldıran çok çalışma yapıldı. Müze de o çalışmalardan biridir. Çevrede köylerde düzenleme ve çalışmalar yapıldı. Hedef bellidir. Troya Hazineleri yerinde sergilenecektir. Rusya’da olduğunu biliyoruz. 2.Dünya Savaşında, Almanya’dan ganimet olarak alınmış Rusya’ya götürülmüş. Rusya ile ilişkilerimiz de iyi. Takipte olacağız. Troya’dan çalınan Troya Hazinelerinin yerine getirilmesi için çalışacağız. Bölge kalkınmasına ve tanıtımına katkısı olacak. Herkesi bu çalışmalara katkıda bulunmaya davet ediyorum” dedi.

Bakanlık desteğiyle, önce bölgeden işe başladıklarını söyleyen Turan; “Troya Yılının ilan edilişiyle, çevrenin restorasyonundan başlayarak, müzeye kadar çok değişik çalışmalar yapıldı. İlk önce turist sayısının arttığını gördük. Ziyaretçi sayısı 250 binden 500 bine çıktı. Bölge değişti daha da değişecek. Köylü esnaf bu gelişmeden ekonomik olarak yararlanacak”dedi.

Troya’nın dünyada daha fazla tanınması, Çanakkale’de herkese katkı demektir hemen olmayacaktır, ama önümüzdeki yıllarda katkı olacaktır. Esas artış üç beş-on yıl sonra olacaktır. Şehitliğimize 300 bin kişi geliyordu, bugün 3 milyon ziyaretçi geliyor.”diyen Turan, bölgede otellerin artacağına, yıllar sonra çalınan hazinelerinin Troya’ya gelmesiyle büyük bir kültür havzasının oluşturacağına dikkat çekti. Çanakkaleli olmaktan ve hizmet vermekten gurur duyduğunu belirten Bülent Turan; “Bugün binlerce kişiye ulaşmanın keyfini yaşıyoruz. Bizler beş on yıl sonra olmayacağız ama film 50 yıl yüz yıl sonra da var olacak. Bir sinema filmi ortaya kondu. Valimizin, herkesin el birliğiyle bir eser oluştu. Troya-2018 ilk kez bir filme konu oldu. Benzer çalışmalar Çanakkale turizmine faydalı olur, turist sayımız artar, bu artış da köylüye esnafa katkıdır”dedi.

“Her şehrin vekili kıymetlidir ama Çanakkale vekili olmanın onurunu yaşıyorum.”diyen Bülent Turan; “Çanakkale-Troya ilk kez bir filme konu oldu. Türkiye Çanakkale’yi konuşuyor. Dünyanın da Çanakkale’yi konuşmasını istiyoruz. Bu filmle 2018 Troya Yılı kapsamında, çalınan hazinelerin hikayesini beyaz perdede izleme imkanına kavuştuk. Klasik bir çalışma değil. Basın ilgi gösterdi, Çanakkale’ye eser kavuşturmak kıymetliydi. Çok mutluyuz” diyerek emeği geçenlere teşekkür etti.

“TROYA'NIN KALBİNİ SÖKÜP ALDI” Troya Hazineleri 1873 senesinde Alman amatör arkeolog Heinrich Schliemann tarafından önce Yunanistan'a daha sonra ise Almanya'ya kaçırıldı.  Schliemann; tacirdi, hazine avcısıydı… Çocukluğunda hayalini kurduğu hazineler uğruna önüne çıkan herkesi yıkıp geçti. Kazdığı tabakaları bir köstebek yuvasına çevirdi, Troya kazı başkanı Rüstem Aslan'ın ifadesiyle Troya'nın kalbini söküp aldı. 1870 yılında Troya'da kazı izni aldı ancak Osmanlı Devleti ile yaptığı kazı protokolüne uymayarak hazineleri, yaptığı sinsi planla, bir gece vakti Karanlık Liman'dan bir daha geri dönmemek üzere kaçırdı. Oysa o dönemdeki Eski Eser Yasası eserlerin yurt dışına çıkarılmasını yasaklıyordu.

Osmanlı Devleti bilinenin aksine eserlerin peşini bırakmayarak Yunanistan'da dava açtı. Yunan mahkemeleri önce Schliemann'ı haklı çıkarsa da bir üst mahkeme olan Yunanistan Kraliyet Mahkemesi davayı bozdu ve Osmanlı Devleti’ni haklı bularak eserlerin iadesine karar verdi. Lakin Schliemann Atina'daki evinden de eserleri kaçırmıştı. Osmanlı Devleti bu kez 1 milyon Frank Tazminat davası açtı ve Schliemann'ın tüm gayri menkullerine haciz koydurdu. Yunan mahkemesi 1 milyon franka karşılık Schliemann'ı 10 bin Frank ödemeye mahkum etti. Osmanlı Devleti büyük bir şok yaşadı. Eserleri alamayacağını anlamıştı.

Schliemann hatıralarında “tüm uygar dünya bu yaptıklarımdan dolayı beni ayakta alkışlayacak” diyordu fakat Anadolu insanının hafızasında ve Osmanlı arşivlerinde eserleri aşıran bir hırsız olmaktan kurtulamadı. Yağmalanan eserler tam bir asırdır ana vatanına hasret. İşte yaşanan tüm bu süreci Osmanlı ve Yunanistan belgelerinin ışığında, uzmanların görüşleri  ile birlikte ''Troya Hazineleri'' belgesel filminde izleyeceksiniz.

Yapımcılığını ve Yönetmeliğini Nihal Ağırbaş'ın yaptığı belgeselin senaryosu gazeteci Ömer Erbil tarafından kaleme alındı. Çok sayıda oyuncunun yer aldığı filmde Schliemann'ı tiyatro ve sinema oyuncusu Cenan Çamyurdu canlandırdı. Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, Doç Dr. Ali Sönmez ile Arkeolog Nezih Başgelen filmin danışmanları arasında yer aldı. Troya Hazineleri Belgeseli, 2018 Troya Yılı kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen tek film oldu. Çanakkale Valiliği tarafından özel ilgi ile desteklenen filmin ana sponsorluğunu ise NUROL Holding ve TÜMAD Madencilik yaptı.

Heinrich Schliemann'ın kazı notları ve hatıralarından alıntılarla oluşturulan senaryoda; Schliemann'ın rotası, Çanakkale'de araştırma yaptığı yerler, eserleri kaçırdığı Karanlık Liman dahil tüm gerçek mekanlar görüntülendi.  5 ayda hazırlanan belgeselin ilk gösterimi Adana Film Festivalinde gerçekleşti.

YORUMLAR

  • 0 Yorum