Reklam

AK Parti Grup Başkanvekili Turan: "Egemenlik dövizin değil, milletindir"

24 Ağustos 2018 - 19:12

AK Parti Çanakkale Merkez İlçe Teşkilatı tarafından gerçekleştirilen bayramlaşma programında konuşan AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, “Hani bir laf var ya kötü komşu insanı ev sahibi yaparmış, Amerika’nın yaptığı bu yanlış dünyada Türkiye’de ve başka ülkelerde de bir ders olacak tabiri caizse ve kendi üretimlerini arttırmaya, kendi milli paralarını öne çıkartmaya, kendi ihracatını arttırmaya ekstra vesile ve görev haline getirecek. O yüzden bu işin sonunda göreceksiniz egemenlik dövizin değil, milletindir” dedi. 
AK Parti Çanakkale Merkez İlçe Teşkilatı tarafından, Çanakkale Öğretmen Evi’nde bayramlaşma programı gerçekleştirildi. Programa AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, AK Parti Çanakkale İl Başkanı Gültekin Yıldız, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Yıldıray Ölçek, AK Parti Çanakkale Kadın Kolları Başkanı Gülsüm Üstün, AK Parti Çanakkale Gençlik Kolları Başkanı Burak Balık ve partililer katıldı. AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan ve AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, partililerle tek tek tokalaşıp, bayramlarını kutladı. 
Programda konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, “Bir twite rt yapmış. Açın bakın Ülgür Gökhan’ın twitter’ına ‘Kurban Bayramı diye bir şey yok’ kurban kesmenin doğru olmadığını söylüyor. Her şey bitti artık kurbanı, dini dizayn etmeleri kaldı. Yapmayın, bu kadar yapmayın herkes işini yapsın. Herkes görevini yapsın. Hepimiz okuyoruz. Kurban kes Allah’ın emri. Sen kimsin? Kimsin de kurban yoktur diye söylüyorsun. ‘Kurban kesmek Allah’ın emri değildir. Kan akıtarak ibadet olmaz.' Sen kimsin ya. Her şeyi dizayn ettin partiyi delegeleri, vekilleri sıra buna mı geldi artık. Bunlar ayıp şeyler. Bu ayıp bizim ayıbımız biz çalışsaydık, derdimizi halkla paylaşsaydık bu kadar fütursuz bu kadar yanlış işler yapma imkanı bulamazdı” dedi. 
“Ekonomik parametrelerin tek göstergesi döviz değildir” diyen Turan, “Çok farklı kriterler vardır bir tanesi dövizdir. Bizim dövizden başka sıkıntı yaşadığımız hiçbir kriter yok. Yatırımlar devam ediyor, üretim devam ediyor, ihracat devam ediyor. Sadece dövizle ilgili bir dalgalanma oldu. Ancak göreceksiniz bu dalgalanmanın sonunda Türkiye büyüyerek çıkacak. Bir, bu dalgalanma bölgesel ittifakların kapısını açacak. Dünyada sadece Amerika’nın merkezli olduğu bir yapılanma değil, başka başka merkezlerin de olduğunu herkes görecek. İki, Türkiye daha fazla üretime, daha fazla kendi ayakları üzerinde durmaya devam edecek. Bu ister istemez. Hani bir laf var ya kötü komşu insanı ev sahibi yaparmış, Amerika’nın yaptığı bu yanlış dünyada Türkiye’de ve başka ülkelerde de bir ders olacak tabiri caizse ve kendi üretimlerini arttırmaya, kendi milli paralarını öne çıkartmaya, kendi ihracatını arttırmaya ekstra vesile ve görev haline getirecek. O yüzden bu işin sonunda göreceksiniz egemenlik dövizin değil, milletindir. Tekrar görmüş olacağız. Bu millet egemenliğini hiç kimseye vermedi vermeyecek. Çanakkale’de insanlar şehit olurken egemenlik kayıtsız şartsız milletin olsun diye canını verdi. Şimdi bizi 15 Temmuz’da, Gezi'de orada burada durduramayanlar haksız ekonomik verilerle yok Suriye politikamızı yok bazı önemli adımlarımızı yok Rusya, Çin gibi adımlarımızı gözden geçirmemizi sağlayacaklarmış olmaz kardeşim. Bu ülkenin geleceğini sadece Türk milleti belirleyecek, sadece Çanakkaleliler bu milletin 81 milyon evladı belirleyecek. Başka ülkenin burada operasyon yapma imkanı yok. Kaldı ki şunu sorayım ne oldu da döviz ikiye katladı. İhracat mı durdu? Yatırım mı durdu? Borcumuz mu arttı? Şimdi diyorlar, sizin dış borcunuz çok fazla. Hayır. Bizim borcumuz her sene düşüyor. Ne oldu da bir anda arttı? Bakın yuvarlayarak söylüyorum Türkiye’nin 450 milyar dış borcu var. Ama bunun yanında 160 milyar dolar ihracatı var. Fransa’nın 6 trilyon dolar yakın borcu var. Sadece 540 milyon ihracatı var yani yeni bir veri yok. Yeni bir ihracat kaybı yok, yeni borçlanma imkanı yok. Ne oldu da arttı? Bu bile başlı başına kötü bir niyetin göstergesi. Bu bile farklı hesapların göstergesi. İhracat artmış, üretim artmış, borçlanma azalmış. Dövizin artmasının tek sebebi var. Türkiye’ye ayar vermek. Veremeyecekler kardeşim” şeklinde konuştu. 


YORUMLAR

  • 0 Yorum