Reklam
Ali Osman Kıraş

Ali Osman Kıraş


BAŞINIZI KALDIRIN

16 Nisan 2018 - 15:48

Çocuklar başınızı kaldırın. Gençler, genç kızlar haydi etrafınızı seyredin. Bak leylekler gelmiş, içinizde uçarken mi yoksa yerde otururken mi göreceğim diye bir heyecan oldu mu hiç? O yıl bol bol seyahat mi edeceksiniz, yoksa hep evde oturarak mı yılı tamamlayacaksınız. Şeklinde garip kehanetler duymadınız mı? Tabii siz akıllı telefondan başınızı kaldıramadınız ki leylekleri göresiniz. Yazık.

            Peki kırlangıçları fark ettiniz mi? Gelmişler mi? Sizin balkonun altına yuva yaparlar mı? Hacıkuşu dendiğinden haberiniz var mı? Hacıkuşu belki de Arabistan’a, Mısır’a göç ettikleri için böyle denmiştir. Siz bilir misiniz onlar ve yavruları her sene aynı yuvaya, aynı köye ve aynı yöreye gelirler. Yerleşirler. Tabii insanlar o yuvaları bozmadı o ağaçları kesmedi ise.

            Haydi çocuklar başınızı kaldırın, şehirli çocuklar size söylüyorum. Bakın kavaklar, söğütler, hatta çınarlar, meşeler bile yaprak çıkardı. Siz onları tanırsınız değil mi? Duymadınız mı? Yazık, çok yazık.

            Peki çocuklar eriklerin bembeyaz çiçeklerini elmaların, şeftalilerin pespembe çiçeklerini gördünüz mü? Hatta eriklerin nohut gibi olduğundan haberiniz var mı? Yoksa siz onları sadece manavda mı görüyorsunuz? Ağacını, meyvesini tanımaz, tanıyamaz mısınız? Ne duruyorsunuz başınızı kaldırın öyleyse. Doğaya atın kendinizi. Kelebekler, börtü böcek, atmaca, doğan, karga, serçe, güzel sesli saka, kanarya gökyüzünde. Güneş, Ay hepsi birbirine selam veriyor. Koyunlar kuzuladı, keçiler oğlakları büyüttü. Alaca inekler meraya çıktı, otluyor. Sen onları da tanımıyor musun? İçtiğin süt, yediğin et nereden geliyor sanıyorsun. Marketten mi? Yazık, çok yazık.

            Haydi anneler, babalar alın çocuklarınızı atın doğaya. Yeşil çimenleri çiğnesinler. Polen toplayan arıyı tanısınlar. TV’den uzak, bilgisayardan kopuk, cep telefonundan ayrı birkaç saat, gün geçirsinler.

            Güneşte D vitamini alsınlar, yerde uzanıp kötü enerjilerini boşaltsınlar. Okulun, evin daracık duvarlarının arasından çıkıp kırların sonsuzluğunu hissetsinler. Top oynasınlar, güreş tutsunlar, kaydırak, seksek öğrensinler. Ağaca tırmansınlar, ellerine diken batsın, ağlasın, çiçek toplayıp buket yapıp arkadaşlarına sunsunlar, çelenk yapıp başlarına taç etsinler, gülsünler, güldürsünler. Haydi çocuklar başınızı kaldırın, haydi anneler, haydi babalar sizde başınızı kaldırın, çocuklarınıza yardımcı olun. Canlıları, canlılığı görün canlanın.

Aşınız katıklı ve sıcak, hayatınız onurlu ve özgür olsun.

Sevgiyle dolun, sevgiyle  kalın.

YORUMLAR

  • 0 Yorum